Перевод: со всех языков на турецкий

с турецкого на все языки

sudan çıkmak

См. также в других словарях:

  • el — 1. is., anat. 1) Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümü El var, titrer durur, el var yumuk yumuk / El var pençe olmuş, el var yumruk. Z. O. Saba 2) Sahiplik, mülkiyet Elden çıkarmak. Elimdeki bütün parayı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • su — 1. is., yu Sutaşı 2. is., yu 1) Hidrojenle oksijenden oluşan, sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab Dere suyu tekmil çamur. Halk kuyu suyu içmek mecburiyetinde... R. N. Güntekin 2) Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ucuz — sf. 1) Fiyatı yüksek olmayan, pahası az, düşük fiyatlı, pahalı karşıtı Geceleri tiyatroların önünde saatlerce bekleyerek ucuz yerlere yerleşirdik. Y. K. Beyatlı 2) mec. Az emekle elde edilen Biletçi teşekkür etmekten, ben de bu kadar ucuz… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kalıñulamak — suyun yüzüne çıkmak, şudan başını yüksek tutmak. III, 410bkz: kalugulamak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • kalñulamak — suyun yüzüne çıkmak, sudan başını yüksek tutmak III, 379bkz: kalıñulamak kalnumak kalınlaşmak, III, 302bkz: kalnadmak, kalnatmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»